12 Mayıs Fibromiyalji Farkındalık Günü: Uzmanlar Görünmeyen Ağrılara Dikkat Çekiyor
Her yıl 12 Mayıs’ta kutlanan Fibromiyalji Farkındalık Günü, dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen bu kronik hastalığa dikkat çekmek amacıyla anma ve bilinçlendirme etkinlikleriyle öne çıkıyor. Türkiye’de her yıl yaklaşık 100.000 kişiye fibromiyalji tanısı konulurken, bu sayı her geçen yıl artış gösteriyor. Fibromiyalji konusunda toplumsal farkındalığı artırmayı amaçlayan Orzaks da, bu özel gün kapsamında bir webinar düzenleyerek konuyu gündeme taşıdı.
Orzaks Medikal Müdürü Dr. Feyza Özdemir, fibromiyaljinin yaygın kas-iskelet sistemi ağrıları, yorgunluk, uyku bozuklukları ve bilişsel zorluklarla seyreden, karmaşık ve kronik bir sağlık problemi olduğunu vurguladı. Dr. Özdemir, “Tanı süreci zorludur ve çoğu zaman yıllarca yanlış teşhisle yaşayan hastalar vardır. Özellikle kadınlarda erkeklere göre 6 ila 9 kat daha sık görülür” dedi.
Dr. Özdemir, fibromiyaljinin yalnızca kas sistemini değil, sinir sistemini de etkilediğini ifade ederek şu bilgileri paylaştı:
“Kas ve tendonlarda yaşanan kısalmalar, sinir sıkışmalarına zemin hazırlayabilir. Bu durum özellikle boyun, sırt ve bel bölgesinde yoğun ağrılarla kendini gösterir. Baş ağrılarının bir kısmı da boyun kaynaklı yansıyan ağrılarla ilişkilidir. Tüm bu bulgular, fibromiyaljinin sistemik bir sorun olduğunu göstermektedir.”
Dr. Özdemir, fibromiyaljinin genel popülasyonda görülme oranının yaklaşık %2 olduğunu, ancak şehirleşmiş bölgelerde bu oranın %11’e kadar çıkabildiğini belirterek, erken tanının tedavi başarısını doğrudan etkilediğini ifade etti. “Ne kadar erken tanı konulursa, bireyin yaşam kalitesini geri kazanması da o kadar hızlı olur” dedi.
Fibromiyalji tedavisinde çok yönlü bir yaklaşımın önemine dikkat çeken Dr. Özdemir, şunları söyledi:
“Tedavi yalnızca semptomların baskılanmasını değil, bireyin yeniden aktif yaşama dönmesini hedeflemelidir. Hafif egzersizler, hem kas sağlığını korur hem de psikolojik dayanıklılığı artırır. Ayrıca ilaç tedavisinde önerilen doz ve zamanlamalara uyum da kritik öneme sahiptir.”
Dr. Özdemir, son dönemde yapılan bilimsel araştırmaların magnezyum takviyesinin fibromiyalji tedavisinde tamamlayıcı bir rol üstlenebileceğini gösterdiğini belirtti:
“Fibromiyalji tanısı almış 60 kadın hasta ile yürütülen bir çalışmada, 8 hafta boyunca magnezyum sitrat, amitriptilin veya her ikisinin kombinasyonu ile tedavi uygulanmıştır. Çalışma sonunda, ağrı yoğunluğu, yaşam kalitesi ve psikolojik durum gibi birçok parametrede anlamlı iyileşmeler gözlemlenmiştir.”
Dr. Özdemir, magnezyumun yalnızca kullanımının değil, formunun da önemli olduğuna dikkat çekerek şunları ekledi:
“Sitrat formu yüksek emilim avantajı sunarken; bisglisinat, stres ve uyku düzenine katkı sağlar. Malat formu ise enerji artışı hedefleyen durumlarda ön plandadır. Bu nedenle fibromiyalji yönetiminde bilimsel olarak desteklenen ve kişiye özel belirlenen magnezyum formlarının tercih edilmesi önerilir.”
